featured

Hayalden Gerçeğe: Florence Nightingale Modern Hemşireliğin Kurucusu “Lambalı Kadın’ın” Örnek Alınacak Öyküsü

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Kurulan her güzel hayal gerçek olmayı hak eder. Tabii yeterince çaba sarfedersek. Bazı hayaller vardır ki sadece başkaları için kurulur. Başkalarına yararlı olabilmek için… Nasıl mı? Florence Nightingale gibi. Bu isim size sadece bir hastaneden ibaret geliyor ise yanılıyorsunuz. Emin olun, Lambalı Kadın’ın sıradışı hayat öyküsü sizi derinden etkileyecek!

Florence Nightingale : Lambalı Kadın

Florence Nightingale yaşadığı zaman da her genç kızdan beklendiği gibi ev işleri ile ilgilenmesi bekleniyordu. Varlıklı bir orta sınıf aileden gelen Nightingale ise bambaşka hayalleri olduğunu, bunların peşinden gideceğini ailesine sıklıkla dile getiriyordu.

Nightingale 16 yaşında iken Tanrı’nın ona hemşire olmasını ve yaralıları iyileştirmesi gerektiğini buyurduğunu söylemişti. Ancak bu ailesi için imkansızdı! Çünkü o zamanlar hemşirelik günümüzde olduğu gibi saygı duyulan bir meslek değil, fakirlerin yaptığı, ağzı bozuk ve alkolik yaşlı kadınların icra ettiği bir meslek idi. Böyle bir mesleği hangi aile kızının yapmasını isterdi ki? Haliyle Nightingale’in ailesi de bu fikre hiç sıcak bakmadı. Ancak Nightingale kimseyi dinlemedi, kararlıydı. Kendisini yükseğe taşıyacak gücün içinde olduğunu biliyordu. Tüm hayallerini bir bavula doldurarak, hemşirelik eğitimi almak için Almanya’daki bir hastaneye doğru yola çıktı.

Florence artık 33 yaşındaydı. Bu genç yaşta Londra da sadece kadınlara hizmet veren bir hastanenin yöneticiliğini yapmaya başlamıştı. Tam da yönetici olduğu sıralarda Kırım savaşı başladı. İngiliz, Fransız ve Türk askerleri birleşmiş, Ruslara karşı savaşıyorlardı. Florance Nightingale savaşta yaralanan askerlerin tıbbi bakımlarının yapılmadığını duydu. İngiltere savaş başkanı Florance’ı tanıyordu ve ondan bir hemşire ekibi kurmasını rica etti. Florence ekibini toplayıp Selimiye Kışlasına vardığında adeta şok oldu.

Hastane çok pisti. Asla hastalara hizmet verecek sterilize bir ortam yoktu. Fareler hastanenin her yerinde cirit atıyordu. Hasta ve yaralıların bir çoğu yerler de yatıyor, küflü ekmek ve et yiyor, kolera ve tifüs hastalıklarına yakalanma tehlikesiyle karşı karşıya kalıyorlardı. Yarası çok hafif olan askerler dahi bu pis ortamda, bu hastalıklarından ölebilirlerdi.

Hastanede ki doktorlar değişime açık değildi. Durumu kabullenmiş gibiydiler. Koğuşlarda ki hasta sayıları artınca yardıma ihtiyaçları olduğunu kabul ettiler. İşte Florance Nightingale içinde ki meslek aşkı ile kolları sıvadı ve işe koyuldu. Florance işe koğuşları temizlemekle başladı. Yeni battaniyeler ve yataklar getirtti. Aşçıyı değiştirerek daha iyi yemekler yapacak birilerini buldu. Nightingale gündüz işleri bittikten sonra, gece de durmuyor, eline bir lamba alıp hastaları kontrol ediyor, koğuş gezmesi yapıyordu. İşte Lambalı Kadın lakabı da buradan geldi.

ve Afrikaya da okullar açması için davet edildi.

Florance Nightingale, bu kadar başarıya ulaştıktan sonra hayatının geri kalanını talihsiz bir hastalık yüzünden yatalak geçirmiş olsa da ardında 200’den fazla kitap, rapor ve kitapçık bırakmış, hemşireliğin tüm dünya da saygınlık kazanmasını sağlamıştı. Sayesinde artık hemşirelik avam bir meslek olmaktan çıkmış, elit bir mesleğe dönüşmüştü.

Florance Nightingale Hakkında Hafızalara Kazınması Gereken 5 Şey

Graifk türü icat etti. Bu grafik türü; hastanelerde ki ölüm oranlarının istatistiklerini göstermek için yapılmıştı. Adı kutupsal alan diyagramı olan grafik daireseldi.Resmi paraya basıldı. Selimiye Kışlasında ki çalışmaların resimleri, İngiltere Bankası’nın 1975 ile 1994 yılları arasında basılan 10 sterlinlik baknotlar da yer aldı.Her yıl Dünya’nın her yerinde 12 Mayıs da kutlanan Hemşireler Günü aslında Nightingale’in doğum günüdür.Şöhretten her ne kadar hoşlanmasa da savaştan sonra Lambalı Kadın olarak ün kazanmıştı ve basının ilgisinden kurtulmak için Mr. Smith ismini kullanıyordu.Güzel kalpli Florance, yuvasından düşen bir baykuşu kurtararak reverans eğitimi vermişti. Kuşa Athena ismini vermişti ve onu hep önlüğünün cebinde taşımıştı.

Tıbbi Reform Kampanyaları

Selimiye Kışlası Hastanesi’deki içler acısı hali gören Florance Nightingale bu hastanede geçirdiği süre boyunca çok geniş raporlar hazırladı. Bu raporlar, hem askeri, hem de sivil hastaneler de ne gibi iyileştirmeler yapılabileceği yönünde idi. Çünkü kötü hastane koşulları, hasta olmayan birini bile hasta edebilirdi. Florance Nightingale, kötü beslenme, kirli su, yetersiz havalandırma gibi etkenlerin hastalıkların yayılmasında çok önemli role sahip olduğunu kanıtladı. İngiltere Kraliçesine ve başbakana defalarca mektup yazan Nightingale sonunda ordu sağlığı ile alakalı bir Kraliyet Komisyonu kurdurmayı başardı.

Sıradan hayallerin gerçek olması sadece hayali kuranı mutlu eder. Bu tarz hayaller ise evrenseldir. Bazı hayat hikayeleri, insana isterse neler yapabileceğini gösterirken bir kamçı görevi de görür. Eğer hemşirelik bu gün saygın bir meslekse ve binlerce kadınımız bu mesleği okuyup icra ediyorsa, yıllar önce birileri kendi hayalinin peşinden koştuğu için. Teşekkürler Florance  Nightingale!

Adım Adım Yaşam Öyküsü

Tarihe başarısıyla imza atmış bu güzel yürekli, başarılı ve güçlü kadının hayatına gelin daha yakından bakalım. Ne işe yarar,demeyin. Belli mi olur belki bir gün katılacağınız bir bilgi yarışmasında karşınıza soru olarak çıkar!

1820 de İtalya’nın Floransa şehrinde doğdu ve bu şehrin adını aldı.1851 yılında hemşirelik eğitimi için Almanya’ya gitti.1853 de Londra da bulunan yatalak kadınlar hastanesinde yönetici oldu.1854 de görev için İstanbul Selimiye Kışlasında ki hastaneye geldi.1858 de İngiliz Kraliyet İstatistik Kurumu’nun ilk kadın üyesi olarak bir ilke daha imza attı.1859 da ilk kitabı olan Hemşirelik Üzerine Notlar: Nedir, Ne Değildir isimli kitabı yazdı.1860 da Londra da bulunan St. Thomas Hastanesi’nde hemşire olmak isteyenler için Nightingale Eğitim Okulu açıldı.1883 de hemşireliğe olan katkılarından ötürü Krailyet Kızıl Haçı ile ödüllendirildi.1907 de sivillere verilen ve en yüksek nişan olan Liyakat Nişanı ünvanını alan ilk kadın oldu.13 Ağustos 1910 da Londra’daki evinde uyurken, huzur içinde öldü.

Tüm hayallerin sonucu keşke böyle güzel olsa öyle değil mi? Hayallerinizin çaba sarf etmeniz dahilinde gerçek olması dileği ile…

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

OKU Haber Dergi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!