featured

Siyasi Parti Kapatma Davalarında Anayasa Mahkemesi Yetkileri Nelerdir?

Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Hukuk sistemimiz içerisinde siyasi parti kurma hak ve özgürlüğünün güvence altına alındığı yasal düzenlemeler bulunmaktadır. Ancak bu hak ve özgürlükler sınırsız nitelikte değildir ve partilerin uyması gerekli olan usul ve esaslar da gerek Anayasa’da ve gerekse de 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu kapsamında ayrıntılı olarak düzenlenmiştir. İşte, parti kapatma davalarında Anayasa Mahkemesi yetkileri

Siyasi Partilerin Kapatılma Davalarına İlişkin Yasal Mevzuat

Siyasi Partilerin kuruluşları gibi kapatılma esasları da 2820 Siyasi Partiler Kanunu içerisinde düzenlenmiştir. Bu Kanun’un 98. Maddesine göre şu hüküm getirilmiştir;

“Siyasi partilerin kapatılması davaları, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı tarafından Anayasa Mahkemesinde açılır”

Bu yasal düzenleme uyarınca parti kapatmaya ilişkin davaları açabilme yetkisi Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısına verilmiştir. Kanunen gerekli olan hallerde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı bu yetkisine dayanarak Anayasa Mahkemesi’ne kapatma davasını açabilir.

2820 sayılı Kanun’un 101. Maddesi ise Anayasa Mahkemesince bir siyasi partinin kapatılabilmesi için gereken koşulları belirlemiştir. Siyasi Partiler Kanunu 101. Maddesine göre;

“Anayasa Mahkemesince bir siyasi parti hakkında kapatma kararı;Bir siyasi partinin tüzük ve programının Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik cumhuriyet ilkelerine aykırı olması, sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlaması, suç işlenmesini teşvik etmesi,Bir siyasi partinin, Anayasanın 68 inci maddesinin dördüncü fıkrasına aykırı eylemlerin işlendiği odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespiti,Bir siyasi partinin, yabancı devletlerden, uluslararası kuruluşlardan ve Türk uyrukluğunda olmayan gerçek ve tüzel kişilerden maddi yardım alması,

Hallerinde verilir.

Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki fıkranın (a) ve (b) bentlerinde sayılan hallerde temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin almakta olduğu son yıllık Devlet yardımı miktarının kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına, yardımın tamamı ödenmişse aynı miktarın Hazineye iadesine karar verebilir.”

Hükümleri getirilmiştir. Anılan Siyasi Partiler Kanun’un 101 sayılı bu maddesi hangi hallerde bir siyasi partinin kapatılabileceğini göstermekte ve ayrıca temelli kapatma yerine devlet yardımından kısmen ya da tamamen yoksun bırakılabilme kararı verilebileceğine de işaret etmektedir.

Siyasi Parti Kapatma Davaları ile İlgili Anayasa Hükümleri

Siyasi partilerin kapatılması davalarına ilişkin Anayasamızda da hükümler bulunmaktadır. Bu bağlamda Türkiye Cumhuriyeti Anayasası’nın 68/4 maddesinde;

“Siyasi partilerin tüzük ve programları ile eylemleri, Devletin bağımsızlığına, ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne, insan haklarına, eşitlik ve hukuk devleti ilkelerine, millet egemenliğine, demokratik ve laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı olamaz; sınıf veya zümre diktatörlüğünü veya herhangi bir tür diktatörlüğü savunmayı ve yerleştirmeyi amaçlayamaz; suç işlenmesini teşvik edemez.”

Hükmüne yer verilmiştir. Bu Anayasa maddesi ile siyasi partilerin yasak olan eylemleri açık bir şekilde belirlenmiştir. Yine Anayasa’nın 69. Maddesinde de;

“Siyasi partilerin kapatılması, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısının açacağı dava üzerine Anayasa Mahkemesince kesin olarak karara bağlanır.

Bir siyasi partinin tüzüğü ve programının 68 inci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı bulunması halinde temelli kapatma kararı verilir.

Bir siyasi partinin 68 inci maddenin dördüncü fıkrası hükümlerine aykırı eylemlerinden ötürü temelli kapatılmasına, ancak, onun bu nitelikteki fiillerin işlendiği bir odak haline geldiğinin Anayasa Mahkemesince tespit edilmesi halinde karar verilir. (Ek cümle: 3/10/2001-4709/25 md.) Bir siyasî parti, bu nitelikteki fiiller o partinin üyelerince yoğun bir şekilde işlendiği ve bu durum o partinin büyük kongre veya genel başkan veya merkez karar veya yönetim organları veya Türkiye Büyük Millet Meclisindeki grup genel kurulu veya grup yönetim kurulunca zımnen veya açıkça benimsendiği yahut bu fiiller doğrudan doğruya anılan parti organlarınca kararlılık içinde işlendiği takdirde, söz konusu fiillerin odağı haline gelmiş sayılır.

(Ek fıkra: 3/10/2001-4709/25 md.) Anayasa Mahkemesi, yukarıdaki fıkralara göre temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına karar verebilir.” 

Şeklinde düzenlemeler yapılmış ve kapatma davasını açmaya yetkili kişi (Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı), davanın görüleceği yer (Anayasa Mahkemesi) ve verilebilecek kararlar Anayasa’nın bu maddesinde ayrıntılı olarak belirlenmiştir.

Anayasa Mahkemesi Kararlarında Aranılacak Çoğunluk

Anayasamızın 149. Maddesi düzenlenmesine göre, Anayasa Mahkemesinde siyasi partilere dair dava ve başvurular ile iptal ve itiraz davaları ve Yüce Divan sıfatıyla yürütülecek yargılamalar Anayasa Mahkemesi Genel Kurulu tarafından yürütülür. Yine aynı madde düzenlemesine göre, Anayasa değişikliğinde iptale, siyasi partilerin kapatılmasına ya da Devlet yardımından yoksun bırakılmasına karar verilebilmesi için toplantıya katılan üyelerin üçte iki oy çokluğu koşulu aranır. 

Yani Anayasa Mahkemesi tarafından siyasi partilerin kapatılması ya da devlet yardımından yoksun bırakılması kararları için üçte iki oy çokluğu şarttır. 

Anayasa Mahkemesinde siyasi partinin temelli kapatılması ve devlet yardımından yoksun bırakılmasına dair oylamaların ayrı ayrı gerçekleştirilmesi gerekir. 

Anayasa ve 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nda yukarıda ayrıntılı sayılan yasak faaliyetlerde bulunan siyasi partilerin kapatılabilmesi ise bu siyasi partilerin söz konusu yasak eylem ve faaliyetlerin odağı haline gelmesi durumunda mümkün olabilecektir. Anayasa Mahkemesi, temelli kapatma yerine, dava konusu fiillerin ağırlığına göre ilgili siyasî partinin Devlet yardımından kısmen veya tamamen yoksun bırakılmasına da karar verebilme yetkisine sahiptir. Anayasa Mahkemesi tarafından bu konuda verilen kararlar ise kesin niteliktedir.  

0
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

OKU Haber Dergi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!