Nazi Almanyası ne kadar garip icatlarla dolu bir tarihe sahip öyle değil mi? Bu icatlar içerisinden insanı hayrete düşürecek tuhaf silahları sizler için araştırdık. İşte, detaylar!
Nazi Almanyası birçok kişinin de bildiği üzere oldukça garip konulara, garip icatlara sahip bir tarihe sahiptir. İşte Hitler İkinci Dünya Savaşı’nda da Avrupa Hitlerin korkunç ordusunu mağlup etmeye başlayınca Naziler mucizeler yaratacak silah icat etmek için kolları sıvadılar.
En işe yarayacak ve düşmanları en kısa yoldan yok edecek silahlar üretmeye çalışan Alman bilim insanları insan üstü bir çaba ile çalışıyorlardı. Bilim insanları mucize silahları bulmaya çalışmaktan arta kalan zamanlar da ise Alman askerlerinin süper güce sahip olmaları adına iksir ve karışım çalışmaları yapıyorlardı.
Geçmişe bakıldığında Nazi Almanyası ne silah üretirse üretsin, günümüzün silahları ile dahi Almanya’nın hezimete uğramasının önüne geçilemeyeceği açık şekilde görülüyor. Tarihçiler yıllardır Hitlerin ürettiği silahları ve bu icatların arkasında yatan müthiş şeytani ve kıvrak zekayı araştırıyorlar.
Bir savaşta mağlubiyet alarak savaşa devam etmek bir hükümeti ne kadar kızdırabilir, en fazla neler yaptırabilir ki? Nazi Almanyası, yenilgiyi kabul edemediğinden savaş sırasında müthiş uğraş ve enteresan fikirler ile çok korkunç ve öldürücü silah icatları işe yaradı mı? Bu silahların ne kadarı işe yaradı? Bu silahlar nelerdi? Haydi, başlayalım…
1940’lar… Londra savaşın tam ortasında. Halk açlığın, yokluğun ve kıtlığın pençesinde kıvranıyor. Nazi Almanyası ise açlığı dahi bir silaha dönüştürmenin yolunu bulmuş durumdalar. Bu vahşi silahın adı ise, çikolata bombası! Lezzetli bir çikolata şeklinde olan bu bomba, ucu koparıldıktan ya da ısırıldıktan sonra patlıyordu. Victor Rothschild tarafından ortaya çıkarılan bu bomba, Winston Churchill’e suikast yapmak amacıyla da kullanılacaktı. Ancak bu plan hayata geçmedi.
Nazi Almanyası yaptığı olaylar ve icatlarla akıllar da yer eden bir tarihe sahip. Nazilerin ölüm ışını adı verdikleri bu silah, havadaki uçakları vurmak için geliştirilse de başarılı olamadı. Alman bilim insanları Heinz Schmellenmeir, Richard Gans ve Fritz Houtermans “betatron” kod isimli ve Amerikalılara ait bir silah üzerinde yoğun bir çalışma gerçekleştirdiler. Bu silah elektronları hızlandırıyordu. Bu silahın X ışınları yayarak havada ki düşman uçaklarının düşürülmesi hedefleniyordu. Dr. Ernst Schiebold başka bir ışın silahı fikri ile çalışmalara başladı. Bu silahın adı “Röntgenkanone” idi. Betatron’a benzeyen bu silahtan üretilecek olan radyasyon hedefe odaklanabilir ise, anında pilotları öldürebilecekti.
Siz hiç 1300 ton ağırlığında, 47,3 metre uzunluğunda ve 11.6 metre yüksekliğinde bir savaş topu gördünüz mü? Ölçüler ne kadar ütopik geliyor öyle değil mi? Konu Nazi Almanyası olunca hiçbir şey ütopik değil. Heavy Gustav adını verdikleri bu top, tarih boyunca kullanılmış en büyük top mermisi ünvanına sahip. Tamı tamına 7 tonluk olan top mermilerini 47 kilometre uzağa atabilen bu silahın amacı, 2. Dünya Savaşı’ndan önce Fransa daa bulunan Maginot cephesinin barikatlarını yıkmaktı. Ancak bu silahı kullanmalarına gerek kalmadı çünkü Almanlar Fransa cephesinde kendilerinin bile beklemediği bir hızda zafer kazandılar.
Bunun üzerine Gustav adını verdikleri bu top Savastopol Savaşı’na gönderilerek, burada yerin 30 metre kadar altında bir Sovyet cephaneliğini patlattı ve adını tarihe yazdırdı. Bu top o kadar büyüktü ki asker içerisine girebilmek için çok uzun bir rampa tırmanıyorlardı.
Bu silah Hitlerin enteresan silahlarından bir diğeri idi. Duvarın kenarından askerin kendini göstermeden ateş etmesine yarıyordu. Tüfeğin namlusunda asker duvarın arkasını görsün diye bir periskop da bulunuyordu. 2 ayrı tasarımda üretilen bu tüfeklerden biri piyadeler için 30 derecelik açılı olan bir namluya sahipti. Bir diğeri ise 90 derecelik açılı bir namluya sahipti ve namlu 36 cm boyunda idi. Prototip sonrası üretilen namlular başarılı olamadılar. Kurşunlar sürekli olarak namluların içinde parçalanıyordu.
Nazi Almanyası sigara içmeyen bir hükümet yaratmıştı. Sağlık konusunda her ne kadar hassas gibi dursalar da destek ilaçları konusunda aynı hassasiyeti göstermiyorlardı. Naziler zamanında bir çok insan belki de sigaradan çok daha kötü olan ve narkotik sınıfına giren Pervitin tableti kullanılıyordu. Öyle ki bu tabletler hem halk, hem de yorgun askerler tarafından adeta vazgeçilmez hale gelmişti. Hatta Nazi Hükümeti savaş sırasında cepheye tam 35 milyon Pervitin Hapı göndermişti. Bu haplar kullanan kişi de ciddi bir enerji yaratıyordu ancak yan etkileri oldukça fazlaydı.
Naziler elbette Pervitin ile sınırlı kalmadılar ve savaş devam ederken D-IX adını verdikleri performans arttırıcı bir ilaç üzerinde çalıştılar. Bu ilacı da öncelikli olarak soykırım mağdurları insanların üzerinde denediler. Denemeler gösterdi ki bu ilacı alan insanlar 20 kg ağırlık ile 90 km yürüyebiliyor. Durum böyle olmasına rağmen bu yeni ilaç Pervitin kadar kullanıcı bulamadı ve piyasaya da sürülmedi.
Nazi Almanyası öyle garip bir tarihe sahip ki, araştırıldığı zaman Nazilere kendi icat ettikleri garip silahlarn yetmediğini görüyoruz. Öyle ki bu hükümet dünya dışı varlıklardan yardım almak amacıyla, belki de onların teknolojilerine sahip olmak amacıyla 1923 de Hermann Oberth tarafından sunulan bir fikri denediler. Bu fikir dev bir güneş aynası idi. Dünya da üretilecek olan ve parça parça birleştirilecek olan devasa bir güneş aynası atmosferin 37.000 metre yüksekliğinde birleşecekti. Eğer devreye alabilirlerse, bir kere devreye girdikten sonra bu ayna güneş ışınlarını toparlayarak adeta bir büyüteç gibi düşman hedefi üzerine odaklanacak ve onu yakıp küle çevirecekti.
Üretilmeye çalışılan silah bu kadar garip olunca, Nazi Almanyası bu silahı çalıştırdı mı insan haliyle merak ediyor. Bu devasa aynayı kullanmak mümkün dahi değildi. Oberth’in çılgın tasarımları dev güneş aynası ile sınırlı değildi. Öyle ki bu bilim insanı bu aynayı tasarlamış ve bir de bu aynayı kullanarak astronotların içinde çalıştığı bir uzay gemisini tasarlamayı da ihmal etmemişti. Bu uzay gemisinde hidrofonik bahçelerde astronotlar kendi yiyeceklerini üretecekler ve her türlü ihtiyaçlarını karşılayacaklardı. Oberth oldukça çılgın bir bilim insanıydı! Öyle ki anlatılan bu teknoloji günümüz uzay istasyonunda dahi yok!
Naziler, bu güneş tabancasını 15 yılda inşa etmeyi düşünüyorlardı. Hesapladıkları bütçe ise 3 milyon Mark idi. Günümüze göre hesaplanırsa bu meblağ hemen hemen 34,9 milyon Euro’ya denk geliyor.
Nazi Almanyası çılgın silah üretimi konusunda durmak bilmiyordu. Alman mühendisler 1944 yılında bambaşka bir fikri projeye dönüştürdüler. Bu proje jet motorlu bir vurucu uçaktı. Hem uçak hem de silahtı. Düşüncelerine göre yarattıkları bu uçak-silah düşman zeplinlerini delecek, patlatıp yok edecekti. Bu uçak Messerschmitt Bf 109 isimli başka bir uçak yardımı ile havalanacaktı. Uçak roketlerle havalanacak ve hızı saatte 970 km olacaktı. Fakat Almanya bombardıman aktında kalınca projeye ev sahipliği yapan Zeppelin fabrikası yok edildi. Böylece bir proje daha tarihin tozlu sayfalarına gömüldü.
Günümüzün akıllı bombaları ile adeta yarışabilecek düzeyde olan bu roket, patlayıcı taşıyordu. Radyo dalgaları ile yönlendirilen bu roketin en başarılı görevi ise, 1943 de Roma da İtalya’ya ait bir gemiyi batırmak oldu. Nazi Almanyası oldukça büyük sayılacak bir zafer elde etmişti.
Jet motorunu kullanan ilk uçak ünvanına sahip bu jetin boyu 7.5 metre isi ve saatte tam 977 kim hız yapabiliyordu. O kadar akıllıca üretilmişti ki radara yakalanmasın diye ahşap kısımları kömür tozuna bulanmıştı.
Nazi Almanyası her daim New York şehrini yok etmek istiyordu. Bu planı hayata geçirmek adına da sürekli yeni şeyler deniyorlardı. Bu uçak, Atlantik Okyanusunu geçerek Amerika Birleşik Devletleri’nin üzerine bomba yağdırmak için tasarlanmıştı.
Bakıldığında minyatür olarak görünen bu tank 60 kg patlayıcı taşıyabiliyordu. Uzaktan kumanda ile düşman hatlarının çerisine gönderilen tank joystick ile hareket ettiriliyor ve saatte 9.7 km hız yapabiliyordu.
2. Dünya Savaşı’nda kullanılan ilk jet motorlu savaş uçağı unvanına sahip bu uçak, saatte 1000 km’nin üzerine çıkabiliyordu. Yani kendine en yakın rakip olan diğer uçaklaarın tam 2 katı daha hızlıydı. Kullanılan yakıtı çok patlayıcı olduğundan, kullanan pilot için hiç de güvenli değildi.
ORDAN BURDAN
19 saat önceORDAN BURDAN
10 Ekim 2024SPOR
10 Ekim 2024SPOR
10 Ekim 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.